SOSYAL ÖĞRENME KURAMI -
ALBERT BANDURA
DAVRANIŞÇI YAKLAŞIM
Bandura’nın görüşünü daha iyi anlamak için bu
görüşün temellendiği yaklaşımları da gözden
geçirmek gerekmektedir.
Davranışçı yaklaşım insanın gözlenebilen ve
ölçülebilen, yani deneyselliğe elverişli
davranışlarının incelenebileceğini, diğerlerinin
bilimsel araştırma kapsamında ele alınamayacağını
söyler. Bu yaklaşıma göre iki tür öğrenme
bulunmaktadır
• Birincisi Klasik şartlanmadır. Bu nötr bir
uyarıcının şartsız bir uyarıcı ile eşleştirilmesi ile
olur. Pavlov’un bilinen deneyinde köpek zil sesi
ile et uyarıcılarını eşleştirerek zil sesine salya
tepkisi verir. Bu şartlanma ile ilgili olarak
sönme, pekiştirme, kendiliğinden geri
gelme, genelleme, ayırt etme, korku
şartlanması, üst düzey şartlanma vb.
kavramlar geliştirilmiştir
Thorndike “egzersiz ve etki” kanunlarını
geliştirerek davranışçı görüşün gelişmesine
katkıda bulunmuştur.
Davranışçı yaklaşımda bir diğer öğrenme ya da
şartlanma da edimsel (Operant) şartlanmadır.
Skinner’in kuramlaştırdığı edimsel şartlanma
organizmanın davranış repertuarında bulunan bir
davranışın pekiştirilerek tekrarlanma olasılığının
artırılmasını açıklar. Zamanlama, genelleme ve
ayırt etme klasik şartlanma ile edimsel
şartlanmada ortak önemli kavramlardır
ALBERT BANDURA’ NIN GÖRÜŞÜ
Davranışçı yaklaşımı benimseyen kuramcılar
kişiliği öğrenme alanının bir dalı olarak görür
ve incelerler. Buna bağlı olarak kişilik kuramları
geliştirirler. Bandura’nın”Sosyal Öğrenme
Kuramı” da davranışçılık akımının etkisiyle
gelişmiştir. Ama Bandura’ya göre
davranışsal, bilişsel ve çevresel etkilerin sürekli
birbiriyle etkileşimi sonucunda kişilik oluşur.
Gözlemsel öğrenme davranışların kazanılması
bakımından önemli bir olgudur
Bandura’nın kuramında gözlem yoluyla
öğrenme yalnızca bireyin diğerlerinin
davranışlarını taklit etmesi değil, aynı zamanda
etrafındaki olayları bilişsel süreçlerle
kavramasıyla oluşan bilgidir. Burada gözlem
yoluyla öğrenme ile taklit yoluyla
öğrenme, birincisinin diğerini bazen içerip
bazen içermediği farklı kavramlardır
Bandura, Skinner’in klasik ve edimsel şartlanma
ile ilgili görüşlerine karşı çıkmamaktadır ama
insanın öğrenmesinin sosyal bir çevre içinde
olduğunu, çocukların önemli davranış kazanma
yaşantılarının başkalarını gözlemleyerek
oluştuğunu söylemekte ve buna da “Gözlem
Yoluyla Öğrenme” adını vermektedir. Çocuğun
öğrendiği davranışı için ödüllendirilmesi gerekmez
ve bu davranışı sürekli yapması gerekmez. Bu
görüşe göre kişilik, başkalarının davranışını
gözleme yoluyla öğrenilmiş davranışlar
örüntüsüdür
Bandura’nın Sosyal Öğrenme Kuramı klasik ve
edimsel şartlanmayı iki temel öğrenme türü
olarak kabul ettikten sonra, gözlem yoluyla veya
modelleme yoluyla öğrenme adını verdiği özel bir
ayırt etme öğrenmesi üzerinde durur. Birey
herhangi bir duruma tepki vermeyi, uygun
davranımı yapmayı, başkalarını gözlemleyerek
öğrenir ve kişiliği böylece şekillenir
Modelleme (veya gözlem) yoluyla öğrenmeyi
kuramsal olarak açıklayıp önemine ilk dikkati
çeken kişi olan Bandura’nın görüşünü destekleyen
araştırmalardan 1977’de yapılan bir tanesinde;
Okul öncesi düzeyindeki çocuklardan bir gruba
şişirilmiş oyuncaklarla oynayan çocukların yer
aldığı bir film gösterilmiştir
Bu filmdeki çocuklar oyuncakları patlatmış ve
cezalandırılmamışlar, ikinci gruba gösterilen
filmde de oyuncakları patlatan çocuklar
cezalandırılmışlardır. İkinci gruptaki çocukların
filmdeki benzer oyuncaklarla dolu bir ortama
alındıklarında birinci grubun aksine
olarak, oyuncakları patlatmaktan kaçındıkları
gözlenmiştir Bandura’ya göre
davranışsal, bilişsel ve çevresel etkilerin
kişiliğin örüntüsünü oluşturduğunu anlıyoruz.
Albert Bandura 1966’da Moskova’da yapılan
XVIII. Uluslararası Psikoloji Kongresinde
“Kişiliğin Gelişmesinde Başkasının Etkisiyle
Olan Öğrenmenin Rolü” başlıklı makalesinde
şunları söylemiştir :
• “Sosyal Öğrenme Kuramına dayanarak yapılan
araştırmalardan elde edilen son bulgular şunu
göstermektedir; virtüel olarak bütün öğrenme
olayları başkalarının tesirine bağlı bir temel
üzerinde oluşur; bu temel, sosyal modellere
bağlı davranışın ve bunun pekiştirici
sonuçlarının gözlenmesiyle kurulur. Bu
sonuçlar, kişiliğin bazı örüntülerinin
başlangıçta taklit ya da özdeşleşme yollu
öğrenme ile kazanıldığını kabul eden
kuramların gelişmesini destekler içeriktedir.
Örneğin, deney yoluyla kanıtlanmıştır
ki, saldırganlık, başarı standartları, peşin yargı
davranışı, şartlanmış heyecan tepkileri, etik
yönelmeler, sapmalara karşı direnç, ödülün
ertelenmesinde iyi niyet... bütün bunlar yetişkin ya
da akran modellerin davranışını görüp etkisinde
kalma yoluyla aktarılmış olur. Bir de şu bulgu
vardır; gerçek yaşamdan alınmış modeller kadar
bunların betimlenmeleri de aynı şekilde etki
yapmaktadır, bu da şu düşünceye götürür: Radyo
ve televizyon, sosyal davranışlar, durum alışlar ve
değerler üzerinde, kişilik gelişmesi kuramlarında
sanıldığından daha çok etkili bir kaynak olur.
Çocuklar, ilişkide bulundukları her modelin
kişilik karakteristiklerini tekrarlamadıkları
gibi, yöneltici kimselerin gösterdikleri her
elemanı da taklit etmezler. Benzetilen
davranışın içerik ve derecesinin
belirlenmesinde, modelin saygınlığının, eğitim
ile elde edilen niteliklerin, sosyal
güçlerin, modelin davranışı sonucu olarak ceza
ve ödülün çok etkili olduğu görülmüştür....”.
A. Bandura’ya göre insanın
davranışlarını, davranışçı yaklaşımların yaptığı gibi
yalnızca pekiştirme yoluyla biçimlendirme olarak
veya zincirleme yoluyla pekiştirerek değil;
bilişsel, davranışsal ve çevresel faktörlerin karşılıklı
etkileşimleri ile açıklayabiliriz. Birey günlük
yaşamda her aşama için uzun uzun uğraşmayıp
ilgili davranışı yapan birisini model alarak öğrenir.
Bu da gözlem yoluyla öğrenmedir
Gözlem yoluyla öğrenme Bandura’ya göre, Miller ve
Dollard’ın savunduğu , pekiştirilen bir davranışın
taklit edilmesi kadar basit bir olgu değildir. Gözlemin
ayrıca bireyi bilgilendirme işlevi de vardır; birey
gözlemlediği davranışlardan sonuçlar
çıkararak, kendine yararlı olacak durumlarda
davranışı göstermektedir.
Model alınan davranışlar saklanabildiğine ve
değiştirilebildiğine göre gözlediği davranışların
bireyin belleğine kodlanması ve kullanacağı
zaman hatırlanması gerekmektedir. Bu yüzden
gözlem yoluyla öğrenmenin bilişsel boyutu da
önem kazanmaktadır Bandura’nın gözlem
yoluyla öğrenmeyi etkileyen bileşik
süreçleri, aşağıdaki şu şema ile
gösterilmektedir:
DİKKAT ETME İLE İLGİLİ SÜREÇLER
AKILDA TUTMA SÜREÇLERİ
DAVRANIŞ ÜRETİM SÜREÇLERİ
GÜDÜLENME İLE İLGİLİ SÜREÇLER
Dikkat Süreci: Bu süreçte birey dikkatini
duygularıyla birlikte model davranış örüntüsüne
yönlendirmektedir. Burada dikkat, model davranış
örüntüsünün ayrıntılarıyla birlikte algılanmasını
sağlar
Akılda Tutma Süreci: Bireyin model alabilmesi için
buna istekli olması ve modelin davranışlarını
belleğine kodlaması gerekmektedir. Çünkü bireyin
davranışı, gözlemden hemen sonra ortaya
çıkmayabilir. Ya da birey bunu yeri geldiğinde
kullanmak isteyebilir. Bu kodlama belleğe
görsel, işitsel, ya da sembolik olarak yapılabilir
Davranış Üretim Süreci: Bireyi bir önceki süreçte
belleğine kodladığı davranış örüntüsünü harekete
geçirmesi, uygulaması, davranışa
dönüştürme, davranışı yapma sürecidir.
Güdülenme Süreci: Model davranışın
öğrenilmesi, bireyin davranış örüntüsünü
oluşturması için, davranışın pekiştirildiği süreçtir.
Ödüllenme, davranışın süreklilik kazanmasına
neden olur. Tersi ise durmasını sağlar. Doğrudan
pekiştireç, gözlenen pekiştireç ya da bireyin kendini
pekiştirmesi ile öğrenme gerçekleşir.
EDANUR KARA
10/E
419

More Related Content

PPTX
Sosyal öğrenme kuramları
PPT
Davranışçı YaklaşıM
PPTX
öğRetim tasarımı2
PPTX
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
PPTX
9 benlik gelişimi
PPT
Tolman psikoloji
PPSX
Rogers ve benlik kurami
PPTX
Rubrik Türleri
Sosyal öğrenme kuramları
Davranışçı YaklaşıM
öğRetim tasarımı2
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
9 benlik gelişimi
Tolman psikoloji
Rogers ve benlik kurami
Rubrik Türleri

What's hot (20)

PPT
Davranisci Kuramlar
PPT
öğrenme kuramları
PPTX
öğRenme kuramlari
PPTX
Gerçekli̇k terapi̇si̇
PPT
Davranışçı kuramlar
PPTX
Benlik ve Kişilik
PPS
KoçLuk&MentöRlüK
PPTX
Kavram Öğretimi
PDF
Psikanaliz - Kişilik Kuramları / Freud - Jung - Adler
PPT
Liderlik
PPTX
Psikolojik danişma kuramlari
PPTX
Sosyal öğrenme kuramları
PPTX
Sosyal öğrenme kuramları
PPT
Davranisci Kuramlar
PPT
motivasyon
PPTX
öRgütsel güven
PPT
Pavlov ve Thorndike Sunumu
PPT
Yapilandirmacilik
PPTX
Stratejik Yönetim
PPT
Yansıtıcı öğrenme
Davranisci Kuramlar
öğrenme kuramları
öğRenme kuramlari
Gerçekli̇k terapi̇si̇
Davranışçı kuramlar
Benlik ve Kişilik
KoçLuk&MentöRlüK
Kavram Öğretimi
Psikanaliz - Kişilik Kuramları / Freud - Jung - Adler
Liderlik
Psikolojik danişma kuramlari
Sosyal öğrenme kuramları
Sosyal öğrenme kuramları
Davranisci Kuramlar
motivasyon
öRgütsel güven
Pavlov ve Thorndike Sunumu
Yapilandirmacilik
Stratejik Yönetim
Yansıtıcı öğrenme
Ad

Similar to Sosyal öğrenme kurami albert bandura (20)

PPT
Sosyal Öğrenme Kuramı ALBERT BANDURA (1925 - ).ppt
PPT
Sosyal Ogrenme Kurami
PPT
Sosyalkpss10i
PPT
Kuramlari www.kpss10.com
PPTX
UZAKTAN EĞİTİM
PPT
PPTX
Sosyal bilişsel yaklaşım: Bandura Deneyi
PPT
GöZlem Yoluyla öğRenme
PPT
Gestalt kuramı
PPTX
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
PPTX
Bloom Taksonomisi Hikmet Belge Doç. Dr. Agah Tuğrul KORUCU.pptx
PPT
Pavlov Thorndike Guthrie
DOC
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
PPTX
Gelişim Kuramları Sosyal Bilişsel 2.pptx
PPTX
Theories of personality slides for chapter
PPTX
Materyal tasarımı-sunum.blog
PPT
Gestalt kuramı
PPT
Kuramsal02guthrie
DOC
EğItim Bilimleri Hepsi
PDF
Davranışcı,Humanist ve Gerçekci Yaklaşım
Sosyal Öğrenme Kuramı ALBERT BANDURA (1925 - ).ppt
Sosyal Ogrenme Kurami
Sosyalkpss10i
Kuramlari www.kpss10.com
UZAKTAN EĞİTİM
Sosyal bilişsel yaklaşım: Bandura Deneyi
GöZlem Yoluyla öğRenme
Gestalt kuramı
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
Bloom Taksonomisi Hikmet Belge Doç. Dr. Agah Tuğrul KORUCU.pptx
Pavlov Thorndike Guthrie
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
Gelişim Kuramları Sosyal Bilişsel 2.pptx
Theories of personality slides for chapter
Materyal tasarımı-sunum.blog
Gestalt kuramı
Kuramsal02guthrie
EğItim Bilimleri Hepsi
Davranışcı,Humanist ve Gerçekci Yaklaşım
Ad

More from ofoozer (11)

PPT
Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı
PPTX
Hull
PPT
Diğer öğrenme kuramları
PPTX
Türkiye'de psikiloji dergileri
PPT
Eğti̇mde çoklu zeka
PPTX
öğRenme psikolojisine giriş ve temel kavramlar
PPT
Yapilandirmacilik
PPTX
Türkiye'de psikologlar
PPT
Gestalt
PPTX
Bilgiyi İşleme Kuramı
PPTX
Beyin temelli öğrenme
Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı
Hull
Diğer öğrenme kuramları
Türkiye'de psikiloji dergileri
Eğti̇mde çoklu zeka
öğRenme psikolojisine giriş ve temel kavramlar
Yapilandirmacilik
Türkiye'de psikologlar
Gestalt
Bilgiyi İşleme Kuramı
Beyin temelli öğrenme

Sosyal öğrenme kurami albert bandura

  • 1. SOSYAL ÖĞRENME KURAMI - ALBERT BANDURA
  • 2. DAVRANIŞÇI YAKLAŞIM Bandura’nın görüşünü daha iyi anlamak için bu görüşün temellendiği yaklaşımları da gözden geçirmek gerekmektedir. Davranışçı yaklaşım insanın gözlenebilen ve ölçülebilen, yani deneyselliğe elverişli davranışlarının incelenebileceğini, diğerlerinin bilimsel araştırma kapsamında ele alınamayacağını söyler. Bu yaklaşıma göre iki tür öğrenme bulunmaktadır
  • 3. • Birincisi Klasik şartlanmadır. Bu nötr bir uyarıcının şartsız bir uyarıcı ile eşleştirilmesi ile olur. Pavlov’un bilinen deneyinde köpek zil sesi ile et uyarıcılarını eşleştirerek zil sesine salya tepkisi verir. Bu şartlanma ile ilgili olarak sönme, pekiştirme, kendiliğinden geri gelme, genelleme, ayırt etme, korku şartlanması, üst düzey şartlanma vb. kavramlar geliştirilmiştir
  • 4. Thorndike “egzersiz ve etki” kanunlarını geliştirerek davranışçı görüşün gelişmesine katkıda bulunmuştur. Davranışçı yaklaşımda bir diğer öğrenme ya da şartlanma da edimsel (Operant) şartlanmadır. Skinner’in kuramlaştırdığı edimsel şartlanma organizmanın davranış repertuarında bulunan bir davranışın pekiştirilerek tekrarlanma olasılığının artırılmasını açıklar. Zamanlama, genelleme ve ayırt etme klasik şartlanma ile edimsel şartlanmada ortak önemli kavramlardır
  • 5. ALBERT BANDURA’ NIN GÖRÜŞÜ Davranışçı yaklaşımı benimseyen kuramcılar kişiliği öğrenme alanının bir dalı olarak görür ve incelerler. Buna bağlı olarak kişilik kuramları geliştirirler. Bandura’nın”Sosyal Öğrenme Kuramı” da davranışçılık akımının etkisiyle gelişmiştir. Ama Bandura’ya göre davranışsal, bilişsel ve çevresel etkilerin sürekli birbiriyle etkileşimi sonucunda kişilik oluşur. Gözlemsel öğrenme davranışların kazanılması bakımından önemli bir olgudur
  • 6. Bandura’nın kuramında gözlem yoluyla öğrenme yalnızca bireyin diğerlerinin davranışlarını taklit etmesi değil, aynı zamanda etrafındaki olayları bilişsel süreçlerle kavramasıyla oluşan bilgidir. Burada gözlem yoluyla öğrenme ile taklit yoluyla öğrenme, birincisinin diğerini bazen içerip bazen içermediği farklı kavramlardır
  • 7. Bandura, Skinner’in klasik ve edimsel şartlanma ile ilgili görüşlerine karşı çıkmamaktadır ama insanın öğrenmesinin sosyal bir çevre içinde olduğunu, çocukların önemli davranış kazanma yaşantılarının başkalarını gözlemleyerek oluştuğunu söylemekte ve buna da “Gözlem Yoluyla Öğrenme” adını vermektedir. Çocuğun öğrendiği davranışı için ödüllendirilmesi gerekmez ve bu davranışı sürekli yapması gerekmez. Bu görüşe göre kişilik, başkalarının davranışını gözleme yoluyla öğrenilmiş davranışlar örüntüsüdür
  • 8. Bandura’nın Sosyal Öğrenme Kuramı klasik ve edimsel şartlanmayı iki temel öğrenme türü olarak kabul ettikten sonra, gözlem yoluyla veya modelleme yoluyla öğrenme adını verdiği özel bir ayırt etme öğrenmesi üzerinde durur. Birey herhangi bir duruma tepki vermeyi, uygun davranımı yapmayı, başkalarını gözlemleyerek öğrenir ve kişiliği böylece şekillenir
  • 9. Modelleme (veya gözlem) yoluyla öğrenmeyi kuramsal olarak açıklayıp önemine ilk dikkati çeken kişi olan Bandura’nın görüşünü destekleyen araştırmalardan 1977’de yapılan bir tanesinde; Okul öncesi düzeyindeki çocuklardan bir gruba şişirilmiş oyuncaklarla oynayan çocukların yer aldığı bir film gösterilmiştir
  • 10. Bu filmdeki çocuklar oyuncakları patlatmış ve cezalandırılmamışlar, ikinci gruba gösterilen filmde de oyuncakları patlatan çocuklar cezalandırılmışlardır. İkinci gruptaki çocukların filmdeki benzer oyuncaklarla dolu bir ortama alındıklarında birinci grubun aksine olarak, oyuncakları patlatmaktan kaçındıkları gözlenmiştir Bandura’ya göre davranışsal, bilişsel ve çevresel etkilerin kişiliğin örüntüsünü oluşturduğunu anlıyoruz.
  • 11. Albert Bandura 1966’da Moskova’da yapılan XVIII. Uluslararası Psikoloji Kongresinde “Kişiliğin Gelişmesinde Başkasının Etkisiyle Olan Öğrenmenin Rolü” başlıklı makalesinde şunları söylemiştir :
  • 12. • “Sosyal Öğrenme Kuramına dayanarak yapılan araştırmalardan elde edilen son bulgular şunu göstermektedir; virtüel olarak bütün öğrenme olayları başkalarının tesirine bağlı bir temel üzerinde oluşur; bu temel, sosyal modellere bağlı davranışın ve bunun pekiştirici sonuçlarının gözlenmesiyle kurulur. Bu sonuçlar, kişiliğin bazı örüntülerinin başlangıçta taklit ya da özdeşleşme yollu öğrenme ile kazanıldığını kabul eden kuramların gelişmesini destekler içeriktedir.
  • 13. Örneğin, deney yoluyla kanıtlanmıştır ki, saldırganlık, başarı standartları, peşin yargı davranışı, şartlanmış heyecan tepkileri, etik yönelmeler, sapmalara karşı direnç, ödülün ertelenmesinde iyi niyet... bütün bunlar yetişkin ya da akran modellerin davranışını görüp etkisinde kalma yoluyla aktarılmış olur. Bir de şu bulgu vardır; gerçek yaşamdan alınmış modeller kadar bunların betimlenmeleri de aynı şekilde etki yapmaktadır, bu da şu düşünceye götürür: Radyo ve televizyon, sosyal davranışlar, durum alışlar ve değerler üzerinde, kişilik gelişmesi kuramlarında sanıldığından daha çok etkili bir kaynak olur.
  • 14. Çocuklar, ilişkide bulundukları her modelin kişilik karakteristiklerini tekrarlamadıkları gibi, yöneltici kimselerin gösterdikleri her elemanı da taklit etmezler. Benzetilen davranışın içerik ve derecesinin belirlenmesinde, modelin saygınlığının, eğitim ile elde edilen niteliklerin, sosyal güçlerin, modelin davranışı sonucu olarak ceza ve ödülün çok etkili olduğu görülmüştür....”.
  • 15. A. Bandura’ya göre insanın davranışlarını, davranışçı yaklaşımların yaptığı gibi yalnızca pekiştirme yoluyla biçimlendirme olarak veya zincirleme yoluyla pekiştirerek değil; bilişsel, davranışsal ve çevresel faktörlerin karşılıklı etkileşimleri ile açıklayabiliriz. Birey günlük yaşamda her aşama için uzun uzun uğraşmayıp ilgili davranışı yapan birisini model alarak öğrenir. Bu da gözlem yoluyla öğrenmedir
  • 16. Gözlem yoluyla öğrenme Bandura’ya göre, Miller ve Dollard’ın savunduğu , pekiştirilen bir davranışın taklit edilmesi kadar basit bir olgu değildir. Gözlemin ayrıca bireyi bilgilendirme işlevi de vardır; birey gözlemlediği davranışlardan sonuçlar çıkararak, kendine yararlı olacak durumlarda davranışı göstermektedir.
  • 17. Model alınan davranışlar saklanabildiğine ve değiştirilebildiğine göre gözlediği davranışların bireyin belleğine kodlanması ve kullanacağı zaman hatırlanması gerekmektedir. Bu yüzden gözlem yoluyla öğrenmenin bilişsel boyutu da önem kazanmaktadır Bandura’nın gözlem yoluyla öğrenmeyi etkileyen bileşik süreçleri, aşağıdaki şu şema ile gösterilmektedir:
  • 18. DİKKAT ETME İLE İLGİLİ SÜREÇLER AKILDA TUTMA SÜREÇLERİ DAVRANIŞ ÜRETİM SÜREÇLERİ GÜDÜLENME İLE İLGİLİ SÜREÇLER
  • 19. Dikkat Süreci: Bu süreçte birey dikkatini duygularıyla birlikte model davranış örüntüsüne yönlendirmektedir. Burada dikkat, model davranış örüntüsünün ayrıntılarıyla birlikte algılanmasını sağlar Akılda Tutma Süreci: Bireyin model alabilmesi için buna istekli olması ve modelin davranışlarını belleğine kodlaması gerekmektedir. Çünkü bireyin davranışı, gözlemden hemen sonra ortaya çıkmayabilir. Ya da birey bunu yeri geldiğinde kullanmak isteyebilir. Bu kodlama belleğe görsel, işitsel, ya da sembolik olarak yapılabilir
  • 20. Davranış Üretim Süreci: Bireyi bir önceki süreçte belleğine kodladığı davranış örüntüsünü harekete geçirmesi, uygulaması, davranışa dönüştürme, davranışı yapma sürecidir. Güdülenme Süreci: Model davranışın öğrenilmesi, bireyin davranış örüntüsünü oluşturması için, davranışın pekiştirildiği süreçtir. Ödüllenme, davranışın süreklilik kazanmasına neden olur. Tersi ise durmasını sağlar. Doğrudan pekiştireç, gözlenen pekiştireç ya da bireyin kendini pekiştirmesi ile öğrenme gerçekleşir.