SlideShare a Scribd company logo
Bir önceki konuda '' Can ''in yapısal kullanımlarını ele almıştık.
Şimdi ise anlamsal olarak bir inceleme yapacağız. Yani '' Can '' in
cümle içindeki kullanımları ve bunlara bağlı olarak da hangi
anlamlar taşıdığını inceleyeceğiz. Hemen konumuza geçelim.
Tabi öncelikle genel tablomuza şöyle bir göz atalım.
1) '' Can '' en temel anlamı ile yetenek, beceri ve kabiliyet anlamında'' -e / a bilmek '' olarak
kullanılır. Yapabildiğimiz, yapmasını bildiğimiz veya gücümüzün yettiği işleri anlatmada
kullanılır.
I can swim. / Ben yüzebilirim.
You can solve this problem . / Sen bu problemi çözebilirsin.
My father can fix his car. / Babam arabasını tamir edebilir.
Suna can speak French. / Suna Fransızca konuşabilir.
You can do it yourself. / Bu işi kendin yapabilirsin.
The birds can fly. / Kuşlar uçabilir.
We can cook well. / Biz iyi yemek yapabiliriz.
Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi yapabildiğimiz, becerebildiğimiz işlerden bahsederken
'' Can '' kullanılır.
2) '' Can't '' ise olumsuz bir anlam taşır ve yapamadığımız, beceremediğimiz, yapmaya
gücümüzün yetmediği işleri anlatırken kullanılır. Ek olarak anlamı '' - emez / -amaz '' dır.
You can't lift this box. / Sen bu kutuyu kaldıramazsın.
I can't run fast. / Ben hızlı koşamam.
Sally can't speak Italian. / Sally İtalyanca konuşamaz.
He is late. He can't be on time there. / Geç kaldı. Orada zamanında olamaz.
Sorry. We can't help you. / Üzgünüz, sana yardım edemeyiz.
George can't carry this load. It is too heavy. / George bu yükü taşıyamaz. Çok ağır.
A little child can't drive a car. / Küçük bir çocuk araba kullanamaz.
3) '' Can '' yukarıdaki iki maddede bahsettiğimiz kullanımlarından ayrı olarak '' Permission-
İzin '' anlamında da kullanılır. Buraya dikkat etmemiz gerekir. Çünkü izin anlamında '' Can '' i
kullandığımızda bir yetenek ya da beceriden bahsetmiyoruz. Birşeyi yapabilmek için
birisinden veya birilerinden izin istediğimiz anlamı çıkar.
Ayrıca önceki konu anlatımında soru ve cevap formlarında bahsetmiş olduğum '' I ( Ben ) ''
öznesi ile soru sorup cevap yazmak teoride mümkün, ancak pratikte yoktur ifadesi bu
kullanım için geçerli değildir. İzin anlamında '' Can '' yüzde yüze yakın bir oranda '' I '' öznesi
ile kullanılır.
Excuse me, can I sit here ? / Affedersiniz, buraya oturabilir miyim?
Can I help you ? / Size yardım edebilir miyim?
Can I use your pen ? / Kalemini kullanabilir miyim?
Can I smoke inside ? / İçeride sigara içebilir miyim?
Can I stay with you tonight? / Bu akşam sizinle kalabilir miyim?
Görüldüğü gibi '' I '' öznesi ile sorular yapılmıştır. Karşı taraf da olumlu ya da olumsuz yanıt
verebilir. Yanıt geldiğinde ise özne olarak '' You '' kullanılır. Çünkü '' Ben .....miyim ? ''
tarzındaki soruya;
'' Evet, SEN ........... '' '' Hayır, SEN.........''
şeklinde yanıt verileceği için '' You '' öznesi yazılır.
'' Yes, you can... '' '' No, you can't.....''
Ayrıca yukarıdaki cümlelerde yazılan '' Can '' yerine aynı anlama gelen '' May '' de yazabiliriz.
Aralarındaki bir fark yoktur.
May I help you ? / Size yardım edebilir miyim?
May I use your pen ? / Kalemini kullanabilir miyim?
May I smoke inside ? / İçeride sigara içebilir miyim?
İzin anlamında sadece soru ve cevap tarzında ifadeler yoktur. Daha başka şekillerde ve
yapılarda da '' Can '' izin anlamında kullanılabilir.
You can go out if you want. / İstersen dışarı çıkabilirsin.
You can start solving the problems. / Problemleri çözmeye başlayabilirsiniz.
You can park your car here. / Arabanızı buraya park edebilirsiniz.
You can choose what you want. / İstediğinizi seçebilirsiniz.
Görüldüğü gibi izin anlamı taşıyan tüm cümlelerde '' Can '' rahatlıkla kullanılabilir. Önceden
bahsettiğim gibi bu cümlelerde bir yetenekten ya da kabiliyetten değil , yapmakta serbest
olduğumuz, bizim seçeneğimize bırakılan durum veya durumlardan bahsediyoruzdur.
4) '' Can't '' en baştaki temel olumsuz anlamından başka olarak '' Prohibition - Yasak (lama
) '' anlamında da kullanılır. Yani yapılması veya gerçekleştirilmesi yasaklanan durumlarda
'' Can't '' kullanılır.
You can't cross when the light is red. / Kırmızı ışıkta geçemezsin.
You can't speak loudly in a library. / Kütüphanede yüksek sesle konuşamazsın.
You can't smoke here. It is forbidden. / Burada sigara içemezsin. Yasak.
You can't take a photo or video in this military area. / Bu askeri alan içinde fotoğraf veya
kamera çekemezsiniz.
5) '' Can '' in bir diğer kullanımı ise '' Request - Rica etmek '' tir. Siz bir ricada bulunduğunuz
zaman karşı tarafa seslenirsiniz. Yani özne '' You '' olmalıdır. Dolayısıyla da
'' Can you........? '' şeklinde başlayan cümleler kurulur.
Can you open the door ? / Kapıyı açabilir misin?
Can you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
Can you pass the salt? / Tuzu uzatabilir misin?
Can you tell me your name ? / Bana ismini söyleyebilir misin?
Aynı anlamda '' Can '' yerine '' Could , Will, Would '' kullanımı da mümkündür. Hatta '' Could
, Will, Would '' daha nazik ve kibar olmak anlamına gelir. Rica cümlelerine biraz daha incelik
ve nezaket katar. Dolayısıyla bir genelleme yapacak olursak;
-Rica anlamında '' Can '' i daha samimi olduğumuz, resmiyetin fazla olmadığı kişilerden
birşey rica ederken kullanırız. Bunlar arkadaşınız, anne, babanız ya da samimi olduğuz diğer
kişiler olabilir.
Mom, can you give me some water ? / Anne bana biraz su verebilir misin?
Hi dude, can you give some money? / Selam dostum, bana biraz borç para verebilir misin?
- Rica anlamında '' Could, Would '' kullanımı ise çok samimi olmadığınız, aranızda belli bir
resmiyetin olduğu kişilerden birşey rica ederken kullanırız. Restaurantaki garson, öğretmeniz
veya sokakta tanımadığınız birileri bu anlamda örnek olarak verilebilir.
Excuse me, I am lost . Could / Will / Would you tell me how I can go to the nearest bank?
Affedersiniz, kayboldum. En yakın bankaya nasıl gidebileceğimi söyleyebilir misiniz?
Waiter: Welcome. How can I help you ? / Hoş geldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim?
Customer: Could / Will / Would you bring me a menu ? / Bana bir menü getirebilir misiniz?
6) '' Can '' ayrıca '' ihtimal, olasılık '' cümlelerinde de kullanılabilir.
There is someone at the door. Who can it be? / Kapıda biri var. Kim olabilir?
It can be my grandfather. / Büyükbabam olabilir.
Turkey can be very cold in winter. / Türkiye kış aylarında çok soğuk olabilir.
Bad eating habits can damage your health. / Kötü beslenme alışkanlıkları sağlığınıza zarar
verebilir.
Some insects can be mortal. / Bazı böcekler ölümcül olabilir.
7) Son olarak ise '' Can't '' '' kuvvetli ihtimal ve tahminler '' için de kullanılabilir.
She looks younger than me. She can't be over 40. / Benden daha genç görünüyor.40
yaşından fazla olamaz.
I saw him this morning. He can't be in Paris now./ Onu bu sabah gördüm. Şuan Paris'te
olamaz.
Anyone can't be at two places at the same time. / Hiç kimse aynı anda iki yerde olamaz.

More Related Content

PDF
Can be able to konu anlatımı
PDF
May might
PDF
Modals Polite Requests
PDF
Can konu anlatımı
PDF
Must have to konu anlatimi
PDF
Implied conditions
PDF
Should had better ought to konu anlatimi
PDF
May & might past participle
Can be able to konu anlatımı
May might
Modals Polite Requests
Can konu anlatımı
Must have to konu anlatimi
Implied conditions
Should had better ought to konu anlatimi
May & might past participle

What's hot (20)

PDF
Future tense karşılaştırma detaylar konu anlatımı
PDF
Should must past participle
PDF
Will shall- be going to karşılaştırma
PDF
Mixed time if clauses
PDF
Be to and be supposed to
PDF
Perfect tense konu anlatımı
PDF
Have got has got
PDF
Other tense combinations in if
PDF
If clauses
PDF
If clauses type 2
PDF
Because and because of
PDF
Omitting if
PDF
If clauses type 1
PDF
Simple past tense
PDF
Both either neither
PDF
Must have to konu anlatimi 2 devam
PDF
Simple past tense was were
PPTX
PDF
Conjunctions, transitional phrases and intensifiers in turkish yuksel goknel ...
PDF
Sıklık zarfları konu anlatımı
Future tense karşılaştırma detaylar konu anlatımı
Should must past participle
Will shall- be going to karşılaştırma
Mixed time if clauses
Be to and be supposed to
Perfect tense konu anlatımı
Have got has got
Other tense combinations in if
If clauses
If clauses type 2
Because and because of
Omitting if
If clauses type 1
Simple past tense
Both either neither
Must have to konu anlatimi 2 devam
Simple past tense was were
Conjunctions, transitional phrases and intensifiers in turkish yuksel goknel ...
Sıklık zarfları konu anlatımı
Ad

Viewers also liked (8)

PDF
Used to and would
PDF
Making suggestion
PDF
This that these those
PDF
Imperatives konu anlatımı
PDF
Countable uncountables
PDF
Lack of necessity in the past
PDF
Future tense will konu anlatımı
PDF
Uses of present perfect continuous tense
Used to and would
Making suggestion
This that these those
Imperatives konu anlatımı
Countable uncountables
Lack of necessity in the past
Future tense will konu anlatımı
Uses of present perfect continuous tense
Ad

More from alikemal28 (16)

PDF
Look, feel,smell,sound,taste like with nouns,adjectives and adverbs
PDF
Adjectives stative verbs
PDF
Adjectives temel 1
PDF
Differences of between and among
PDF
The 2
PDF
The 1
PDF
Other quantifiers
PDF
Quantifiers
PDF
Mixed modals
PDF
Used to & be used to
PDF
Modals alıştırma exercises 4
PDF
Karışık mixed modals
PDF
Modals alıştırma 2
PDF
Modals alıştırma can must- have to
PDF
Present perfect tense & simple past tense alıştırma
PDF
Simple past past continuous alıştırma 2
Look, feel,smell,sound,taste like with nouns,adjectives and adverbs
Adjectives stative verbs
Adjectives temel 1
Differences of between and among
The 2
The 1
Other quantifiers
Quantifiers
Mixed modals
Used to & be used to
Modals alıştırma exercises 4
Karışık mixed modals
Modals alıştırma 2
Modals alıştırma can must- have to
Present perfect tense & simple past tense alıştırma
Simple past past continuous alıştırma 2

Uses of can

  • 1. Bir önceki konuda '' Can ''in yapısal kullanımlarını ele almıştık. Şimdi ise anlamsal olarak bir inceleme yapacağız. Yani '' Can '' in cümle içindeki kullanımları ve bunlara bağlı olarak da hangi anlamlar taşıdığını inceleyeceğiz. Hemen konumuza geçelim. Tabi öncelikle genel tablomuza şöyle bir göz atalım. 1) '' Can '' en temel anlamı ile yetenek, beceri ve kabiliyet anlamında'' -e / a bilmek '' olarak kullanılır. Yapabildiğimiz, yapmasını bildiğimiz veya gücümüzün yettiği işleri anlatmada kullanılır. I can swim. / Ben yüzebilirim. You can solve this problem . / Sen bu problemi çözebilirsin. My father can fix his car. / Babam arabasını tamir edebilir. Suna can speak French. / Suna Fransızca konuşabilir. You can do it yourself. / Bu işi kendin yapabilirsin. The birds can fly. / Kuşlar uçabilir. We can cook well. / Biz iyi yemek yapabiliriz. Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi yapabildiğimiz, becerebildiğimiz işlerden bahsederken '' Can '' kullanılır.
  • 2. 2) '' Can't '' ise olumsuz bir anlam taşır ve yapamadığımız, beceremediğimiz, yapmaya gücümüzün yetmediği işleri anlatırken kullanılır. Ek olarak anlamı '' - emez / -amaz '' dır. You can't lift this box. / Sen bu kutuyu kaldıramazsın. I can't run fast. / Ben hızlı koşamam. Sally can't speak Italian. / Sally İtalyanca konuşamaz. He is late. He can't be on time there. / Geç kaldı. Orada zamanında olamaz. Sorry. We can't help you. / Üzgünüz, sana yardım edemeyiz. George can't carry this load. It is too heavy. / George bu yükü taşıyamaz. Çok ağır. A little child can't drive a car. / Küçük bir çocuk araba kullanamaz. 3) '' Can '' yukarıdaki iki maddede bahsettiğimiz kullanımlarından ayrı olarak '' Permission- İzin '' anlamında da kullanılır. Buraya dikkat etmemiz gerekir. Çünkü izin anlamında '' Can '' i kullandığımızda bir yetenek ya da beceriden bahsetmiyoruz. Birşeyi yapabilmek için birisinden veya birilerinden izin istediğimiz anlamı çıkar. Ayrıca önceki konu anlatımında soru ve cevap formlarında bahsetmiş olduğum '' I ( Ben ) '' öznesi ile soru sorup cevap yazmak teoride mümkün, ancak pratikte yoktur ifadesi bu kullanım için geçerli değildir. İzin anlamında '' Can '' yüzde yüze yakın bir oranda '' I '' öznesi ile kullanılır. Excuse me, can I sit here ? / Affedersiniz, buraya oturabilir miyim? Can I help you ? / Size yardım edebilir miyim? Can I use your pen ? / Kalemini kullanabilir miyim? Can I smoke inside ? / İçeride sigara içebilir miyim? Can I stay with you tonight? / Bu akşam sizinle kalabilir miyim? Görüldüğü gibi '' I '' öznesi ile sorular yapılmıştır. Karşı taraf da olumlu ya da olumsuz yanıt verebilir. Yanıt geldiğinde ise özne olarak '' You '' kullanılır. Çünkü '' Ben .....miyim ? '' tarzındaki soruya; '' Evet, SEN ........... '' '' Hayır, SEN.........'' şeklinde yanıt verileceği için '' You '' öznesi yazılır.
  • 3. '' Yes, you can... '' '' No, you can't.....'' Ayrıca yukarıdaki cümlelerde yazılan '' Can '' yerine aynı anlama gelen '' May '' de yazabiliriz. Aralarındaki bir fark yoktur. May I help you ? / Size yardım edebilir miyim? May I use your pen ? / Kalemini kullanabilir miyim? May I smoke inside ? / İçeride sigara içebilir miyim? İzin anlamında sadece soru ve cevap tarzında ifadeler yoktur. Daha başka şekillerde ve yapılarda da '' Can '' izin anlamında kullanılabilir. You can go out if you want. / İstersen dışarı çıkabilirsin. You can start solving the problems. / Problemleri çözmeye başlayabilirsiniz. You can park your car here. / Arabanızı buraya park edebilirsiniz. You can choose what you want. / İstediğinizi seçebilirsiniz. Görüldüğü gibi izin anlamı taşıyan tüm cümlelerde '' Can '' rahatlıkla kullanılabilir. Önceden bahsettiğim gibi bu cümlelerde bir yetenekten ya da kabiliyetten değil , yapmakta serbest olduğumuz, bizim seçeneğimize bırakılan durum veya durumlardan bahsediyoruzdur. 4) '' Can't '' en baştaki temel olumsuz anlamından başka olarak '' Prohibition - Yasak (lama ) '' anlamında da kullanılır. Yani yapılması veya gerçekleştirilmesi yasaklanan durumlarda '' Can't '' kullanılır. You can't cross when the light is red. / Kırmızı ışıkta geçemezsin. You can't speak loudly in a library. / Kütüphanede yüksek sesle konuşamazsın. You can't smoke here. It is forbidden. / Burada sigara içemezsin. Yasak. You can't take a photo or video in this military area. / Bu askeri alan içinde fotoğraf veya kamera çekemezsiniz. 5) '' Can '' in bir diğer kullanımı ise '' Request - Rica etmek '' tir. Siz bir ricada bulunduğunuz zaman karşı tarafa seslenirsiniz. Yani özne '' You '' olmalıdır. Dolayısıyla da '' Can you........? '' şeklinde başlayan cümleler kurulur.
  • 4. Can you open the door ? / Kapıyı açabilir misin? Can you help me ? / Bana yardım edebilir misin? Can you pass the salt? / Tuzu uzatabilir misin? Can you tell me your name ? / Bana ismini söyleyebilir misin? Aynı anlamda '' Can '' yerine '' Could , Will, Would '' kullanımı da mümkündür. Hatta '' Could , Will, Would '' daha nazik ve kibar olmak anlamına gelir. Rica cümlelerine biraz daha incelik ve nezaket katar. Dolayısıyla bir genelleme yapacak olursak; -Rica anlamında '' Can '' i daha samimi olduğumuz, resmiyetin fazla olmadığı kişilerden birşey rica ederken kullanırız. Bunlar arkadaşınız, anne, babanız ya da samimi olduğuz diğer kişiler olabilir. Mom, can you give me some water ? / Anne bana biraz su verebilir misin? Hi dude, can you give some money? / Selam dostum, bana biraz borç para verebilir misin? - Rica anlamında '' Could, Would '' kullanımı ise çok samimi olmadığınız, aranızda belli bir resmiyetin olduğu kişilerden birşey rica ederken kullanırız. Restaurantaki garson, öğretmeniz veya sokakta tanımadığınız birileri bu anlamda örnek olarak verilebilir. Excuse me, I am lost . Could / Will / Would you tell me how I can go to the nearest bank? Affedersiniz, kayboldum. En yakın bankaya nasıl gidebileceğimi söyleyebilir misiniz? Waiter: Welcome. How can I help you ? / Hoş geldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim? Customer: Could / Will / Would you bring me a menu ? / Bana bir menü getirebilir misiniz? 6) '' Can '' ayrıca '' ihtimal, olasılık '' cümlelerinde de kullanılabilir. There is someone at the door. Who can it be? / Kapıda biri var. Kim olabilir? It can be my grandfather. / Büyükbabam olabilir. Turkey can be very cold in winter. / Türkiye kış aylarında çok soğuk olabilir. Bad eating habits can damage your health. / Kötü beslenme alışkanlıkları sağlığınıza zarar verebilir. Some insects can be mortal. / Bazı böcekler ölümcül olabilir.
  • 5. 7) Son olarak ise '' Can't '' '' kuvvetli ihtimal ve tahminler '' için de kullanılabilir. She looks younger than me. She can't be over 40. / Benden daha genç görünüyor.40 yaşından fazla olamaz. I saw him this morning. He can't be in Paris now./ Onu bu sabah gördüm. Şuan Paris'te olamaz. Anyone can't be at two places at the same time. / Hiç kimse aynı anda iki yerde olamaz.